LAHMACUN MU, O ZAMAN SÜPER 96
Lahmacun denince bana göre akla gelen ilk yer, küçücük daracık bir mekan ama lezzeti şahane mi şahane bir yerden bahsetmek istiyorum. Dükkana giriş sanki bir evin koridoru gibi olsa da lezzete giden yol olduğunu sofraya gelenleri gördükten sonra anlıyorsun. Mekan için sadece lahmacuncu demek yersiz olur, kiremitte yapılan tepsi kebabı, tava çeşitleri, pide çeşitleri muhteşem ayranı hepsi birbirinden değerli.
Süper 96 Mustafa Üstün tarafından adında anlaşılacağı üzere 96 yılında şu anki yerinde Antakya köprübaşında künefecilerin olduğu bölgede Ulu Camii karşısında kuruldu. İlk başta Süper Lahmacun diye açılmış daha sonraki yıllarda Süper 96 olmuş. Mekanı ikinci kuşak Süleyman ve İsmail kardeşler işletiyor. İşletmenin can damarı Süleyman, lahmacun işine Gaziantep’ten getirdikleri ustalarla birlikte başladıklarını lahmacunlarının yine bir gastronomi şehri olan Gaziantep usulü olduğunu anlattı. Müşteri talebine uygun olarak dana eti kullandıklarını koyun etinin kokusunun ağır olmasından dolayı çok tercih edilmediğini ifade etti.
Süper 96 ile ilgili daha fazla yorum yapabilmek için gidip bu tertemiz mekanın lezzetlerinin tadına bakmak gerekir. Ben az söyledim siz çok anlayın gidin yiyin. Her şey yerinde güzel.
HATAY 2020 TÜRK MUTFAĞI YILINA HAZIR
2020 Türk Mutfağı Konsept Yılı Olacaktır…
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, 2020’nin Türkiye için “Türk Mutfağı Konsept Yılı” olacağını açıkladı. Ersoy, “Bakanlığımız gastronomik ürün ve özgün reçetelere yönelik 7 bölge için haritalandırma çalışmasına başladı. Bu 7 bölgemizden belirlenen Türk Mutfağı reçetelerinin Bakanlığımızdan Belgeli Gastronomi Tesisleri’nde kullanımını sağlayacağız” dedi.
Hatay dünya üzerinde kurulan 23 medeniyetin 13 üne ev sahipliği yapmış Türk, Arap, Ermeni, Çerkez, Hristiyan, Müslüman ve Yahudilerin yüzyıllarca bir arada yaşadığı kültürlerin harmanlandığı Medeniyetin doğduğu bir şehirdir. Kültürel zenginliğinden kaynaklı eşsiz bir mutfağa sahiptir. Baharat Yolu ve İpek yolu üzerinde bulunan Mezopotamya ve Ortadoğu ya açılan kapı olan Hatay; mutfak kültürü, yüzyıllardır kullandığı mutfak araç gereçleri ve yöresel tariflerinin korunarak nesilden nesle aktarımı açısından oldukça zengin bir kenttir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2020 yılının “Türk Mutfağı Yılı” ilan etmesinin ardından Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO),tarafından 2017 yılında gastronomi şehri seçilen kültürlerin ve medeniyetlerin buluşma noktası Hatay geçmişten günümüze tüm yemek kültürünü ve ihtişamını 2020 Türk Mutfağı yılıyla Türkiye’nin ve Dünya’nın her noktasından gelen misafirlerine göstermek için hazır.
Şehrin bir çok noktasında esnafla sohbet etme imkanı yakalıyorum. Bazılarıyla da youtube ve instagram için videolar çekiyoruz. Yeme içme mekanları kendilerine bir çeki düzen vermeye başlamış reklamın ve turizmin şehri canlandırmaya başladığına inanmışlar. Hepsinin ortak özelliği Hatay dışından kendilerine gelen misafirleri ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti anlatmak oluyor. Güzel hizmet vermenin insanları mutlu bir şekilde karşılamanın, yolcu etmenin ve karşılığındaki güzel söz Hataylı esnaflar için de motivasyon kaynağı oluyor. Çekim için gittiğim mekanların çoğu kameralara o kadar alışık ki söyleyecekleri sözler bile çoktan hazır.
The New York Times Dergisinde 2020 yılında gidilecek şehirler listesindeyiz, Türkiye’deki gastronomi belgeli 3 şehirden biriyiz. 2021 yılında Dünya’nın en büyük organizasyonlarından 2021 Expo’ya hazırlanıyoruz.
İletişimci gözüyle reklam, sinema ve dizi sektörünü de yanımıza alırsak şehrimizde bu çalışmalara biraz daha yer verirsek Dünya’nın bizi konuşmaması neredeyse imkansız.
BİR DÜNYA KENTİ ‘’ANTAKYA’’ THE NEW YORK TİMES 2020 LİSTESİNDE
BİR DÜNYA KENTİ ‘’ANTAKYA’’ THE NEW YORK TİMES 2020 LİSTESİNDE
The New York Times gazetesi yer yıl açıkladığı Dünya’da gidilmesi ve görülmesi gereken şehirler listesine Türkiye’den Antakya’yı da aldı. Gelişmiş bir mutfak kültürünün yanında çok eski ve köklü bir tarihe sahip olan Antakya 23 medeniyetin 13’üne ev sahipliği yapmış bir dünya kentidir.
Gidilmesi gereken 52 yerin içinde Antakya’da mimari bir yapının da olması gayet sevindirici. Mimari bir yapı demek tek başına haksızlık olur. Dünya Kültürleri ve medeniyetleri üzerine 66 kolonla inşa edilen Antakya Müze Otel açık hava müzesiyle tam bir şaheser.
Listede 34. Sırada yer alan Antakya ve Müze Otel ile ilgili yazının Türkçesi.
- Antakya, Türkiye
Antakya, Türkiye’nin güneyindeki Suriye sınırına yakın bir bölgede bulunan ve turistlere zengin bir eğlence malzemesi sunan Antakya antik kentidir. Paul tarafından yönetilen erken Hıristiyanlar için önemli bir faaliyet merkeziydi ve en eski Hıristiyan kiliselerinden birine ev sahipliği yapıyor – dağlara gömülü St.Peter Kilisesi ; Arap Yarımadası dışında inşa edilen en eski camilerden birine sahip; Antik kentin dar geçitleri ve beyaz taş evleri vardır; Roma ve Bizans mozaikleri ile dolu olağanüstü bir arkeoloji müzesi de vardır.

Belirgin Antajiya Hotel Museum Hiç bulundu büyük ve en eksiksiz Roma mozaikleri dahil olmak üzere yeni arkeolojik kazıların çok sayıda ardı edebilir Ocak açıldı (Müze Otel Antakya), bir kare olmalıdır kat. Bu beş yıldızlı otel için zemin kazarken, Asfuroğlu ailesi o kadar önemli bir antik tarih keşfetti ki, bölgeyi finanse ettiler ve oteli yeniden tasarladılar. Bu kazı, M.Ö. 300 yılında inşa edilen on binlerce el sanatını, şehir surlarını ve dördüncü yüzyıldan itibaren mozaikleri bir araya getirerek yıkıcı depremlerin ve nehir sapmalarının tarihini anlatan yuvarlanan bir zaman çizelgesini bir araya getirdi. Site şimdi bir açık hava halk müzesi ve otel, konuklarına eşsiz manzaralar ve cam yürüyüş yolları ve müzeye ücretsiz giriş imkanı sunan çelik sütunların üzerinde asılı.
‘2020’de Gidilmesi Gereken 52 Yer’ Listesinin Tamamı
1.Washington
2.British Virgin Islands
3.Rurrenabaque, Bolivya
4.Grönland
5.Kimberley Bölgesi, Avustralya
6.Paso Robles, Calif.
7.Sicilua
8.Salzburg, Avusturya
9.Tokyo
10.Caesarea, İsrail
11.National Parks, Çin
12.Lesotho
13.Colorado Springs
14.Krakow, Polonya
15.Jodhpur, Hindistan
16.Kuzey İsveç
17.Mısır
18.La Paz, Meksika
19.Grand Isle, La.
20.Chow Kit, Kuala Lumpur, Malezya
21.Jevnaker, Norveç
22.Bahamalar
23.Kampot, Kamboçya
24.Christchurch, Yeni Zelanda
25.Asturias, İspanya
26.Haida Gwaii, British Columbia
27.Austin, Texas
28.Sabah, Malezya
29.Churchill, Manitoba
30.Uganda
31.Paris
32.Lake District, İngiltere
33.Tacikistan
34.Antakya, Türkiye
35.Leipzig, Almanya
36.Lima, Peru
37.Molise, İtalya
38.Kopenhag
39.Richmond, Va.
40.Mount Kenya
41.Minorca, İspanya
42.Oberammergau, Almanya
43.Plymouth, İngiltere
44.Atlantic Forest, Brezilya
45.Belle-Île, Fransa
46.Val d’Aran, ispanya
47.Moğolistan
48.Juliana Trail, Slovenya
49.Addis Ababa, Etiyopya
50.Transylvanian Alps, Romanya
51.Urbino, İtalya
52.Glacier National Park and Whitefish, Mont.
HATAY’DA DÖNER DENİNCE AKLA GELEN İSİM ABDO MISIRLI
ANTAKYA’YA ET DÖNERİ NEREDEN GELDİ VE ABDO MISIRLI NASIL DÖNERCİ OLDU
1963 yılında abim Adnan ile birlikte Saray Caddesi’nde dönerciliğe başladım. Bu kısa bilgiden sonra hikayenin nereden başladığına gelelim. Ben, babam ve abim eskiden Nuri Restoranın karşısındaki Lezzet Lokantasında çalışırdık. bölgenin en eski ve büyük restoranlarından biri olan Lezzet Lokantası Şükrü Keser ve İbrahim Göksen tarafından açılmıştı. Ailece ustalığımız kebap ve et üzerine idi. Günde 25-30 koyun kesilir ve bunlardan çıkan etlerle tabi o dönem elektrikli malzemeler yok el yordamıyla etler çekilir yemeye hazır hale getirilirdi. Zaman geçtikçe et yemekleri yerini ev yemeklerine bırakmaya başlamış müşteriler sürekli aynı yemekler yerine farklı yemek arayışına girmişlerdi. O dönemde arkadaşım Tacettin de Nuri Restoran da bulaşıkçı olarak çalışıyor. Bir sabah Nuri Usta, Tacettin’in işe gelmediğini söyledi. Sonradan öğrendik ki Tacettin İzmir’e kaçmış. 3-4 ay sonra Tacettin tekrar Antakya’y a geldi. İzmir’de döner yapmayı öğrendiğini ustasına anlatan Tacettin ustasını ikna ediyor ve malzemeleri aldırıyor. Bir gün döner tezgahını açan Tacettin ertesi gün işe yine gelmiyor. Nuri usta dert yanarak bu kadar et malzeme aldık bana yardım edin diyerek bize anlattı. Adnan abimde bu işi halledebileceğini ancak orada sürekli çalışamayacağını yanındaki diğer ustaya işi öğrettikten sonra ayrılacağını söyledi. Esas işi kebapçılık olan abim bu işi o kadar iyi öğrendi ki 1963 yılında şimdiki Barutçu Kırtasiye’nin oraya Adnan Restoranı açtı. Burada Adnan abimle beraber yıllarca çalıştık. Abimin vefatından sonra 1984 yılında Abdo Restoranı açtım. 2013 yılına kadar severek yaptığım işimi bırakma kararı aldım. 2013’ün son aylarında dükkanımı ismiyle birlikte devrettim. 6 ay kadar iş yapmadım dostlarım lezzetimizi sevenler her gün arayıp sitem ediyor, evde oturmaya iş yapmamaya alışık olmayan bünyem beni sürekli düşündürüyordu. 2014 yılında soyadımla Mısırlı Döner ile tekrar iş yaşamına döndüm.
”ORUK” DAMAKLARI HAYRETLER İÇİNDE BIRAKAN LEZZET
Hamuru için:
-
300 gram dövülmüş et ya da yağsız dana kıyma (isteğe bağlı)
-
3 su bardağı köftelik ince bulgur
-
5 yemek kaşığı irmik
-
2 yemek kaşığı un
-
1 yemek kaşığı salça
-
1 çay kaşığı kimyon
-
1 çay kaşığı tuz
-
1 su bardağı su
İçi için:
-
350 gram orta yağlı dana kıyma
-
1 yemek kaşığı biber salçası
-
5 yemek kaşığı zeytinyağı
-
2 adet orta boy soğan
-
1 çay kaşığı kimyon
-
2 çay kaşığı karabiber
-
1 çay kaşığı pul biber
-
2 çay kaşığı tuz (azaltıp arttırılabilir)
-
10 dal maydanoz (arzuya göre)
Kızartmak için:
-
1,5 su bardağı sıvı yağ
Oruk Tarifinin Püf Noktası
Hamurunda kullanacağınız etin et makinesinden en az 4 kez geçirmeniz gerekmektedir. Bu şekilde dövülmüş et kıvamını alacaktır. Dış hamurunda et kullanmak istemezseniz 2 adet büyük boy patatesi haşlayarak hamurun içerisine ilave edebilirsiniz. Oruğun harcında kullanacağınız ince bulguru köfte yapımına başlamadan en az 2 saat önce ıslatarak hazır bekletmenizi öneriyoruz.
Oruk Tarifi Nasıl Yapılır?
- Bulgurunuzu yoğurma tepsisin içine alın ve üzerine 1 su bardağı kadar sıcak su ekleyin. Şişmesi için üzerini örterek bir kenara alın.
- Soğanların kabuklarını soyarak minik küpler halinde doğrayın.
- Orta boy bir tavanın içine zeytinyağı, salça ve soğanları alın. Soğanlar hafif pembeleşene kadar kavurun.
- Pembeleşen soğanlarınızın üzerine kıymayı ilave edin ve kavurun.
- Kıymalar piştiğinde son olarak baharat ve tuzunu ilave edip, dinlenmesi için kenara alın. Dinlendikten sonra maydanozları ince ince kıyın ve harcın içine ekleyin.
- Bir kabın için su koyun. Şişmeye bıraktığınız bulgurun üzerine dövülmüş et hariç tüm malzemeleri ilave edin ve arada ellerinizi ıslatarak köftenin hamurunu yoğurun.
- Yavaş yavaş kıvam alan köfte hamurunun içine dövülmüş eti ilave edin ve iyice yoğurun.
- Hamurunuzdan dilediğiniz büyüklükte parçalar koparın. Ortası kısmından başlayarak köftenizin içinizi parmağınızla oymaya başlayın.
- Uzun bir oruk şekli elde ettiğinizde köftelerinizin içlerini soğumaya bıraktığınız iç harç ile doldurun.
- Tüm hamura aynı işlemi tekrar edin. Oruklarınızı bir tepsiye dizin ve dolapta 1 saat dinlendirin.
- Derin bir tencerenin içerisine sıvı yağı alın ve kızdırın.
- Dolapta dinlenmeye bıraktığınız orukları yavaşça kızgın yağın içerisine atın ve kızartın.
- Kızaran orukları kağıt havlu serili bir tabağın içerisine aktarın ve fazla yağdan arınmalarını sağlayın.
- Oruklarınız servise hazır. Keyifle, afiyetle tüketin. 🙂
Oruk Tarifinin Servis Önerisi
Servisten birkaç saat önce 2 diş sarımsak dövün ve 4 yemek kaşığı zeytinyağının içinde bekletin. Köftelerinizin üzerine gezdirin ve servis edin.
kaynak: yemek.com
KAYTAZ BÖREĞİ TARİFİ VE YAPILIŞI
Güzel Hatay’ımızın güzel yemeklerinden Kaytaz Böreği evlerimizin vazgeçilmezi, neşesi, habersiz misafirlerin kurtarıcısı, kokteyllerin yerli savunucusu, tuzlu yoğurt çorbasının can dostu, şehir dışına taşınan kolilerin baştacı KAYTAZ BÖREĞİ’ ni gururla sunarız.
-
1 çay bardağı ılık süt
-
1 tatlı kaşığışeker
-
2-3 su bardağıun
-
3 yemek kaşığızeytinyağı
-
3 yemek kaşığıtereyağ
-
1 çay kaşığıtuz (azaltıp arttırılabilir)
- 2 paket yaş maya
İç Harç
-
300 gramkıyma(kuzu, dana karışık olursa daha lezzetli olur)
-
3 adet orta boysoğan
-
1 yemek kaşığıbiber salçası
-
1 yemek kaşığınar ekşisi
-
1 tatlı kaşığıtuz (azaltıp arttırılabilir)
-
1/2 tatlı kaşığıkarabiber
Kaytaz Böreği Tarifinin Püf Noktası
Unu eleyerek kullanmayı ihmal etmeyin. 3. bardak unu eklerken kontrollü ekleyin. Tuzu mayalama aşamasında kesinlikle eklemeyin, mayayı öldürebilir veya mayalanma gecikir.
Kaytaz Böreği Tarifi Nasıl Yapılır?
- Şeker ve mayayı sütün içerisinde çözdürün ve kenara alın.
- Unun önce 2 bardaklık kısmını derin bir kaba alın, ortasına bir havuz acın ve mayalı karışımı havuza dökün.
- Havuzun kenarlarındaki undan yavaş yavaş havuzun ortasına alarak, hamurun kıvama gelmesini sağlayın.
- Mayalı karışımla un tamamen karıştıktan sonra tuzu ekleyin ve tezgahı unlayıp hamuru tezgaha alın. Hamur cıvıksa kontrollü olarak un ekleyerek yapış yapış olmayan ama çok da sert olmayan bir kıvama gelene dek yoğurun.
- Hamuru tekrar kaba alın, kabın üzerini streçleyin ve hamuru mayalanmaya bırakın.
- Bu arada kıyma, yemeklik doğramış soğan, baharatlar, salça ve nar ekşisini bir kaba alıp yoğurun.
- Fırını 180 derecede ısıtın.
- Tereyağı eritin.
- İki katına çıkmış olan hamuru, 10 eşit bezeye bölün.
- Erimiş tereyağına 3 kaşık zeytinyağını da ekleyin, karıştırın.
- Tezgaha 1 kaşık yağ karışımından dökün, üzerine bezelerden birini koyun. Üzerine bastırıp yassılaştırın ve tekrar üzerine bir miktar yağ sürün.
- Yağlanmış bezeyi ister elinizle, ister merdane yardımıyla mümkün olduğunca inceltin. Şeklinin kötü olması ya da yırtılması önemli değil.
- İncelttiğiniz hamuru rulo yapın ve gül böreği yapar gibi dolayın, boşta kalan ucunu altına kıvırın.
- Hamurun üzerine hafifçe bastırıp, bolca kıymalı harçtan koyun ve tekrardan üzerine bastırın. Kıymaların aralara girmesini sağlayın.
- Bütün bezeler için aynı işlemi yaptıktan sonra hepsini yağlanmış fırın tepsisine dizin ve 25-30 dakika pişirin
kaynak: yemek.com

